6 aylık iznimin 2. günde hafta içi başkalar dersteyken Güneşköy’e gelmek özgürlüktü. Aktif çalışanlardan Adnan şoför, Fiko arşiv materyali toplayan Fiko video çekerek belgeliyor: Edige sonrası ilk “tabliye” viyadük ayaklarında duruyor. Bense yemek sorumlusuduk.
Hava sıcak: 2016’nın başından beri en güneşli Tşört sıcaklığı olan bir gün. Yalancı bahar olur diye korkarken tadını çıkarttık: şahin üstümüzde, otlar kayalar arası kertenkele, çekirge, kelebek… bahar gelmiş gibi davranıyorlar. Hoverfly – Türkçesini henüz oluşturulmamış. Yinede, uzaktaki tepelerde leke leke kar duruyor.
Sera içi solucanlara yakında fazla sıcak olabilir: 24 derece gölgede, 33 derece güneşte! Cam açarken “çat” bir ğin kırıldı. Bakım gerekli; bunu sağlıklı ve güvenli yapmak için merdiven alınacak. Kaya deposu kapağı sağlam malzeme olmalı. Alınacak makinalar çapa, doğrayıcı ise Adnan’la beraber çalışıp bazı aletlet biz yaparız. Örneğin son yıllarda görmediğim Bench-Hook‘umu yenilerim.
Elmadağ’da kaldırımlar yenilenmesi ve süslü kavşak göbeği, TCDD inşaatıysa ayaklar uzarken örnek bir tabliye kuruldu. Güneşköye gelince kulübe yanı açık – Celal mandalayı 10 gün önce indirmişti. Naylon serayı bellendi – domates için mi, yoksa solucanlara yer olur mu?
Celal ile üçümüz en üst tepeye çıktık. Ne güzellikler var etrafımızda, durup baktığımızda. Böyle gezdik ki belki hiç çıkmadığım bir tepeden sel yatağına inerken bile çiçek, taş, manzaraya, havasına, bitkilere, … ve de 2002’de kurduğumuz çitine baktık: ne kadar fazla çivile tel tutturduk mallara karşı. Halbuki, direklerin dibi de önemli: inekler kaşınacak yer buldulğunda rahatlarken, çitimiz aslında çok iyi dayanmış.
Gölete baktık: şeklenerek genişletilecek, kenarları huegel yapılır; üstten gelen sularını oraya yönlendirilir. Seraya da baktık: havalandırmasız odalar, duvardan gelen nemi, yazın aşırı sıcaklığı vs düşünülecek.