20 senedir Balaban Vadisinden geçiyorum. Nehrinin kenarındaki tarımı bilirdim. Yanındaki yamaçları görürdim. Bugün Kırsal Çevre Ormancılık Derneğin "Anıtsal Ağaçları" projesine katılan Kuzey Işık ile bir ağaça bakmakmaya geldik. Ara ara Pistacia (sakız ağacı) gördük, ancak gittikçe fazlalaşan Ailanthus (osuruk ağacı) yoğulaşıp yerel türlerine basıyor. Aşağıda terk edilen kurumuş üzüm bağından geçtik. Aşılı badem ağacı da eski bir kullanımın işaretiydi.
Tırmalayınca ağacımızın profili çıkıyor, tüylü meşe çevirili. Dik yamacın faunasının çeşitliliği göreceli yoğun. Sırf kuzey yamaç olduğu için değil...
Ağacın çapısı ölçen Kuzey ve Caner: 180cm çevre ise, yarım çap 30. 3cm kabuksa (ve kesik daldan 1 cm 8 yılda büyüdüğünü belirlendi), demek ki bu ağaç 200-250 yaş arası. Fotoğrafın ön planında kamış görünüyor: alanda su olduğunu işaretlıyor. Ayrıca Dağ muşmulası (Cotoneaster), fındık ve barut ağacı bulduk. Ve de Güneşköy'de gibi Juniperus oxycedrus, Berberis ve yasemin. Zengin bir mikro-habitat.
Güneşköy'deyken, 2 biyologlar gezmek farklı bakışa çekiyor. Nisan 2021'de fotovoltaik panellere açılan yerin zeminindeki bitkiler öncü: Euphorbia, Melilotus alba, Sanguisorbus minor (Çayır düğmesi), Verbascum, Xanthium strumarium ve geniş yuvarlak yapraklı bir Fabaceae...